KONUK YAZAR:
Türk Dünyasını Işıklandıranlar:
Mehmet Akif Ersoy ve Hüseyin Cavid Azerbaycan’da buluştu
Prof. Dr. Tamilla Abbashanlı
Evet, onlar Mehmet Akif Ersoy ve Hüseyin Cavid
güzel bir bahar günü Azerbaycan’ın çiçekler, güller, yeşillikler içinde üzdüğü
bir günde Bakı’da “buluştular”.
O dehalar 1906–1909 yıllarında
güzel İstanbul’da görüşmüştüler, o zamanlar M.Akif Ersoy İstanbul Üniversitesinde
öğrencilere edebiyat ilminin sırlarını öğretirdi, Hüseyin Cavid de o
Üniversitede azat müdavim olmuş, hayranlıkla Mehmet Akif’in edebiyat ilmi
hakkında konuşmalarını dinlemişti. M.Akif’in zengin ilmi konuşmaları Cavid’i
etkilemiş ve Akif’in başyazarı olduğu
“Sırat-ı Müstakim” dergisinde üç şiiri yayımlanmıştır.
Bir birine derin sevgisi, saygıcı
olan bu insanların ruhunun Bakıda buluşması sadece Türkiye ve Azerbaycan devletlerinin
bilim insanlarını değil, bütün Türk dünyasını sevindirmişti ve ona göre de
bilginler bu buluşmaya tanıklık etmek için Türk dünyasının bilim insanları
Bakı’ya akın etti.
Bu iki kutsal ruhun buluşması
Bakı’da oldu. Bakı’da faaliyet gösteren dünyanın tanınmış bilim, eğitim
merkezlerinden olan Kafkas Üniversitesi bu kutsal ruhların buluşması için
Uluslar arası konferans düzenledi. Desek ki, Üniversite konferansa dört dörtlük
hazırlanmıştı, hiç de yanlışlık yapmayız. Her iki şairin adına laik güzel bir
program neşir edilmişti. Bundan ayrıca konuşacağız. Afişler, şairlerin hayat ve
yaratıcılığını aks ettiren sergiler, Türkiye’de Cavit hakkında, Azerbaycan’da
M.Akif hakkında basılmış eserler, şairlerin hayat ve yaratıcılığını gösteren sinevizyonlar,
belgeseller, Cavit müzesinin emektaşlarının yayımladığı kitaplar, M.Akif Ersoy adını
taşıyan Fikir ve Sanat Vakfının hazırladığı eserler konfransda misafirlerin
dikkatine sunuldu.
Konferansın ilk günü Azerbaycan’ın ünlü
insanlarının uyuduğu Fahri Hıyaban ziyaret olundu. Önce Azerbaycan’ın ulu
önderi H.Aliyev’in ve onun hayat arkadaşı tanınmış oftomolog, Ord.Prof.Dr.Zarifa
Aliyevan’ın mezarlarına taze çiçekler
konuldu, dualar okundu. Sonra Karabağ, 20 Ocak, Hocalı şehitlerinin ve 1918
yılında Nuru Paşanın ordusu ile gönüllü Azerbaycan’a gelen Ermenilerle savaşta
şehit olan Anadolu Türklerinin simvolik mezarları ziyaret edildi, dualar okundu, mezarlara çiçekler konuldu.
Kafkas Üniversitesinde misafirleri orada
çalışan öğretim üyeleri, öğrenciler karşıladı. Konferans için basılmış program görülmeğe
değerdi. Programın ilk sayfasında M.Akif Ersoy ve Hüseyin Cavid’in resimleri
yer almıştır.
Bizi en fazla duygulandıran
M.Akif Ersoy’u anlatan yazının Azerbaycan Türkçesiyle, Hüseyin Cavid’i anlatan yazının
Azerbaycan Türkçesiyle olması idi. Bir zamanlar onlar bunu çok istemiştiler,
ama görmek nasip olmamıştı. H.Cavid’in Sibirya’ya sürgün edilmesi de bu
arzulara göre olmuştu. Bu gün onlar bunu göremediler, ama ruhları gördü ve
sevindi. Söz, sanat, fikir dünyamızın ölmez kahramanları olan bu iki şairin
hayat ve yaratıcılığı programın içerinde konferansa gelenlere takdim edilmişti.
Sonra Türkiye’nin ve Azerbaycan’ın İstiklal Marşlarının metinleri verilmiştir.
Sözlerini M.Akif Ersoy’un yazdığı
İstiklal Marşı Azerbaycan Türkçesiyle, sözlerini A.Cavad’ın yazdığı
Azerbaycan’ın Ulusal Marşı Türkiye Türkçeciye verilmiştir. Uluslar arası bu konferans
Azerbaycan Cumhuriyetinin Bağımsızlığının 22. yılına, lider H.Aliyev’in 90. yaş
gününe, Doğunun ilk Cumhuriyeti Can Azerbaycan’ın 95.Yıldönümüne saygıyla ithaf
olunmuştur. Programda İstiklal marşının çok dillere tercümesi yer almıştır.
Örneğin, Azerbaycan Türkçesiyle, Arnavutça, Kürtce, Boşnakça,
Özbek, Kırgız, Kazak Türkçesi, Kazan, Kırım
Tatarcası, Farsça, Arapça, Makedonca, Urduca, Rusça, Fransızca, İsveççe,
İngilizce, Almanca verilmiştir. Her bir oturum Türk dünyasını aydınlatan şair,
yazar, siyasi hadim, bilim insanının adı ile adlandırılmıştır. İlk oturum
B.Vahabzade Birleşimi adlanırdı. Sonraki Ord.Prof.Zeki Velidi Toğan, Ali Şir Nevai, Gabdulla Tukay, Prof.Dr.Osman
Turan, Ahmet Yesevi, İsmail Gaspiralı, Kaşgarlı Mahmut, Resid İbrahim, Cengiz Dağcı,
Cengiz Aytmatov.Abay Kunanbayoğlu, M.Emin Resulzade, Sabir Mirza Ali Akber,
Fuzuli, Şehriyar, Prof.Dr.Reşit Rahmeti Arat ve Ord.Prof.Mükrimin Halil Yinanç…
Her kesin ismini çektik, kiminse ruhunu incitmek istemedik.
Programda bu insanların resimleri de yer almıştır. Onların her biri Türk
Milletinin övünç yeridir, onuru, kururudur. Onlar gerçekten de Türk dünyasını
aydınlatan insanlardır.
Konferansa dünyasını her yerinden
–Türkiye, Azerbaycan, Mısır, Rusya,
Saraybosna, Makedonya, Gürcistan, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, KKTC,
Türkmenistan, Tataristan, Kırım, Sırbıstan vs. gelmişti.
Konferansın Eş Başkanı Mehmet Cemal Çiftçigüzeli
idi. Konferansın Yürütme Kurulunda, ilk hazırlık çalışmasında, düzenleme
kurulunda, çalışma ve bilim kurulunda Türk Dünyasının çok ünlü bilim insanları,
şair ve yazarlar vardı.
Konferansın açılış toplantısında Kafkas
Üniversitesinin rektörü Prof.Dr.Ahmet Saniç, Bakı Ortadoğu Diller Enstitüsü
müdürü Prof.Dr.Gövher Bahşaliyeva, Türkiye Büyük Elçisi Alper Coşkun, Ağıt Eski
Başkanı, Millet Vekili Prof.Dr.Nevzat Yalçıntaş, M.Akif Ersoy Fikir ve Sanat
Vakfı Başkanı M.Cemal Çiftçigüzeli, Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağrıcı,
TİKA Azerbaycan Koordinatörü Ali Muslu, Dr.Seriye Gündoğdu-Azerbaycan Yunus
Emre Enstitüsü müdürü, Dr.Gülbeniz Babahanlı Hüseyin Cavit Müzesi Müdürü
konuşmalar yaptılar. Bütün konuşanlar aynı fikri söylediler:
-M.Akif ve Hüseyin Cavit Türk dünyasını
ışıklandıran insanlardır, onlar çektikleri zorluklara bakmayarak Türk Milletinin
aydınlığa kavuşmasında, kültürünün gelişmesinde, bu kültürün dünyaya tanıtılmasında
canlarını bile feda etmişler. H.Cavid’in Sibirya’ya sürgün edilmesi, orada Ruslar
tarafından alcığa mahkum edilmesi, soğuk barakada can vermesi, bir sözle şehit olması
bunun canlı kanıtıdır. M.Akif de bir başka usulle kendini şehit etmiştir.
Soğuk kış gününde giyinmeğe
paltosu olmayan, doğru-dürüst yemek bulmayan ve ağır hastalığa duçar olan
M.Akif kendini vatan, millet yolunda şehit etti, çok sevdiği Çanakkale, Milli
mücadele şehitlerinin ebedi uyuduğu Edirnekapı Şehitliğinde ebedi uykuya daldı.
Ama güzel bahar gününde, adına
konferans düzenlendiği bir günde ruhu Edine şehitliğinde kalmadı, uçup Bakıya
geldi, geçmiş öğrencisi Cavit’in ruhu ile buluştu, birlikte onlar hakkında
konuşmaların yapıldığı odaları gezdiler, sonra Dağüstü parka uçtular.
Azerbaycan’ın bağımsızlığı uğrunda
tatlı canlarından geçen Azerbaycan şehitlerini, Nuru Paşanın ordusunda gönüllü
gelip canlarını Azerbaycan’ın azatlığı ugrunda kurban verenlerin ruhları ile
buluştular, sevindiler, sonra ise birlikte Hahcıvan’a geldiler, Cavit orada
mezarında uykuya daldı, M.Akif ise Edirnekapı mezarlığına doğru uçtu…
Evet, Bakı’daki düzenlenen Türk Dünyasını
ışıklandıranlar Mehmet Akif Ersoy ve Hüseyin Cavid’ın ölmez hatırasına hesr
olunmuş konferansta konuşulan konular hem ayrıca Mehmet Akif Ersoy ve Hüseyin
Cavid’le bağlı idi, bazı konular. M.Akif Ersoy ve H.Cavid’in eserlerinin
karşılaştırılması, bazen ise M.Akif ve H.Cavid’in yaratıcılığının Türk ve Doğu dünyasının
ünlü insanlarının yaratıcılığı ile karşılaştırılması idi…
Mehmet Akif’in yaratıcılığı ile ilgili konuşmalar:
Türk Dünyası Fikir ve Sanat Ustası:
M.Akif Ersoy; Safahat’ta Karnavalesk Unsurlar; M.Akif İcadındaki Özellikler;
Gerçek ve Hayal Arasındaki Akif’in Asim’i; M.Akif Bedir’den Çanakkale’ye; M.Akif
Kimdi-Akif’i Anma ve Anlama; Safahat’ta M.Akif’in Türk Dünyası İle İlgili Değerlendirmeleri;
Işıga Doğru: “Ümitsizliği Ümide, Tüknişi Varoluşa Dönüştürme Bağlamında M.Akif
Ersoy”; Bir Kur’an Şairi Olarak M.Akif
Ersoy ve Meali; M.Akif’in Özlemleri; M.Akif’in Türk Dünyası ile Doğu
Aydınlarından Akran ve Dostları;
M.Akif’in Sanata ve Sanatın M.Akif’e Bakışı; M.Akif Şiirleirnde Sosyal
Temalar Türk Dünyasının İstiklal Mücadelesinin Simvol İsmi: M.Akif Ersoy’da
Birlik Beraberlik Düşüncesi vs.
Hüseyin Cavid’le
yaratıcılığındaki önemli konular, fikirler çok sayıda bilim insanı için
araştırma konusu olmuştur.
En çok dikkatimizi çeken bu
konular idi: H.Cavid’in ilk eserlerinde ahlaki-milli değerlerin tecessümü;
H.Cavid’in leksikası:-Ortak Türkçeye doğru; H.Cavid’in eserlerinde folklor
motifleri; H.Cavid’in eserlerinde Türk Milli Kimliği; H.Cavid Yaratıcılığnda “Kitabi-Dede
Korkut” Leksikasının İzleri; “H.Cavid’in
“Topal Teymur” eserinde Hükümdar Adaletinin Bedii-Romantik Takdimi.; H.Cavid ananeleri ve Çağdaş Azerbaycan
Edebiyatında Milli Düşünce Problemi;
H.Cavid’in Dilinde Türkiye Türkçesi Leksikası vs.
Bazı makalelerde M.Akif Ersoy ve
Hüseyin Cavid eserlerindeki konular karşılaştırılmıştır. Onlara dikkat edelim:
M.Akif Ersoy ve H.Cavid
Eserlerinde Optimizm; M.Akif Ersoy’un XX. Asrın başlarında Azerbaycan
Şairlerine Etkisi; M.Akif Ersoy ve H.Cavid Poetik Dünyasının Milli Ruhu ve
İslami Duyguları; Sanat-Edebiyat-Fikir Dünyasının İki Dehası:-M.Akif Ersoy ve
H.Cavid; İki Şahsiyet: Aynı hayat Felsefesi; Türk Dünyasının Evrensel Düşünce Mimarları
ve 2023; M.Akif ve H.Cavid
Yaratıcılığında Türkçülük ve Turancılık İdealarının Tasviri; H.Cavid ve M.Akif
Ersoy Yaratıcılığında Batı; M.Akif ve H.Cavid Şiirinde Estetik İmge olarak “İyi
“ve “Kötü”. Bir devrin iki şairi: M.Akif ve H.Cavid vs. Bazı araştırmacılar
M.Akif Ersoyu başka Azerbaycan ve Türk dünyası şairleri ile kıyaslamışlar Örneğin;
M.Akif Ersoy, H.Cavid, Çolpan ve Altmışıncılar; Turanın üç büyük
Üstadının-Yıldızının Işık Kutluna Tapınması;
Türk Dünyasının M.Akif Ersoy, A.Cevat ve Mir Methi Etimad gibi Ünlü
Edebi Şahsiyetlerinin yaratıcılığında Ortak Konu vs. Bazi konuşmacılar M.Akif
Ersoy’un bir ülkenin ve bir bölenin şair ve yazarlarına etkisinden söz
açmışlar: M.Akif Ersoy’un Kafkas Aydınlanması ve Kafkas Aydınları üzerinde
Etkileri.
Takdim ettiğimiz konulardan belli
oldu ki, Azerbaycan’da faaliyet gösteren Kafkas Üniversitesi kültür ve edebiyat
tarihimizde önemli bir işe imzasını attı, Türk milleti için en değerli işler
gören iki büyük dehanın, fikir ve sanat dünyasının önde gelen isimlerinden
olan, sadece Türk Dünyasını değil, Batı ve Doğu dünyasını aydınlatan,
insanların manevi dünyasına ışık tutan Mehmet Akif Ersoy ve Hüseyin Cavid’in
insanlık, aydınlık için gördükleri işleri bir daha dünyaya tanıttılar ve dediler:
-Evet, onların gördükleri iş insanlığın mutluğu, özgürlüğü içindir, onlar
insanların yoluna ebedi ışık saçtılar, kendilerin ışıga dönüp ebedi yaaşdılar.
Ne kadar ki, yer ve gök vardır, ne kadar ki, Türk Milleti vardır, M.Akif Ersoy
da, H.Cavid de vardır ve onlarla birlikte onların ölmez ideaları da vardır.
Sovyetler döneminde komünistler
Azerbaycan Türklerine Mehmet Akif Ersoy’un neinki eserlerini, ismini bile
yasaklamıştılar. Çünkü A.Ersoy İstiklal şairi, vatan, millet şairi idi.
Rusya’nın elinin altında tuttuğu hakların ise ne devleti, ne milliyeti vardı.
Onlar için vatan kendi vatanları değildi, vatan onları sömürge altında tutan
Rusya idi, onlar zatlığa, özgürlüğe aç idiler, M.Akif Ersoy ise kuşların
kanatıyla onlara özgürlük şerbeti gönderirdi. Alıyordular, içiyordular, ama
Mehmet Akif’in adını zikir etmeğe korkuyordular.
Onlar Mehmet Akif’i bir de
Hüseyin Cavid’in özgürlükten ders diyen hocası olarak seviyordular. Çünkü
Mehmet Akif Hüseyin Cavd’in kalbindeki özgürlük arzusunun yeşermesinde elinden
geleni yapmıştı. Konferansta konuşulan her bir makale mutlaka gelecekte
Azerbaycan’da ve Türk Dünyasında bu konuda araştırma yapanlar için en degerli
kaynak olacaktır. Konferansın iştirakçilere bir de önemli, değerli bir hediyesi
vardı: Dr.Seriye Gündoğdu Mehmet Akf
Ersoy’un hayat ve yaratıcılığı hakkında Azerbaycan Türkçesiyle sanballı bir
eser yazmıştı.
Konferanstan ayrılanlar Kafkas
Üniversitesinin Rektörü Sayın Prof. Dr. Ahmet Saniç Hocamıza bu sözleri
dediler:-Siz bu güzel bilim ocağında böyle toplantılarla gençlerimiz arasında
yeni Mehmet Akif Ersoylar ve Hüseyin Cavidler yetiştirir, böylece Kafkas
Üniversitesinin, burada bu güzel işlere emek verenleri ve kendi adınızı tarihe altın
harflerle yazıyorsunuz. Bize ise şunu demek kalıyor:- Yolunuz açık olsun, bu
faydalı işlerde her zaman yolunuzda yeşil ışık yansın…
Güzel bir bahar gününde Kafkasların
parlayan yıldızı Azerbaycan’da, onun başkenti güzel Bakı’da, bu ülkenin nazlı
kızı Hazar’ın kıyısında Kafkas Üniversitesinde Türk Dünyasının deha şahsiyetleri
M.Akif ve H.Cavid’in ölmez ruhları onlara ithaf olunmuş konferansa yad edildi.
Konferansa dünyanın dört tarafından bu insanların adını, idealarını başı üstünde
tutan insanlar gelmişti. Gelirken heyecanlı idiler, giderken sevinç, kuru, onur
içinde gittiler, kalplerini millet, halk için canını feda etmeğe hazır olan
insanların–Azerbaycan Türklerinin yaşadıgı ülkede koyup gittiler.
Giderken “elveda” demediler,
yakın zamanlarda “Görüşeceğiz” dediler. Evet, Azerbaycan halkı gidenlere dünya
boyda M.Akif ve Hüseyin Cavid sevgisi armağan etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder